Türkiye'deki Diger Endemik Bitki Türler
Ülkemizdeki endemik türlerin en önemlilerinden birkaçı; Kazdağında orman meydana getiren
Kazdağı göknarı , Eğridir güneyindeki Kasnak meşesi ,
Köyceğiz-Dalaman arasında yaygın olan Sığla veya Günlük ağacı ve ormanları ,
Beşparmak Dağları (Ege bölümü)ndaki Kral eğreltisi ile Datça yarımadasında bulunan
Datça hurması dır.
Ülkemiz, hem çeşitli familyalara ait hem de endemikler yönünden de çok zengindir.
Türkiye’de yetişen endemik türler tabiatta, aşırı otlatma, yangın, bilinçsiz kesim, söküm,ıslah
çalışmaları, yapılaşma, şehirleşme ve herbisit kullanımı gibi çeşitli tehlikelerle karşı karşıyadır.
Bu olumsuz faktörler kimi zaman bitkinin yok olmasına ve bir anlamda yer yüzünde ortadan kalkması
anlamına gelmektedir.
Kaz dağı göknarı:
Türkiye’de yalnızca Kazdağı’nda yetişen endemik bir göknar alt türü. 30 metreye kadar boylanabilir.
Tomurcukları bol reçinelidir.
İğne yapraklı uzun sürgünler üzerinde tek tek ışığa yönelik olarak tarak biçiminde dizilmişlerdi.
Yaprağın üst yüzü hafif olukludur, alt yüzünde ise iki tane belirgini gümüşi renkte
beyaz stoma bandı bulunur. İğne yapraklar sürgünler üzerinde uzun süre, 7-10 yıl kalır
Kasnak meşesi
25-30 m boya ulaşabilen geniş ve yaygın tepeli bir meşe türü.
Genç sürgünler sarımtrak veya kırmızımtrak olup, önceleri tüylü daha sonraları çıplaktır.
Tomurcuklar büyük yumurta biçiminde kahverengi kırmızı, tüysüzdür.
Tomurcuk pullarının kenarları kirpiklidir.
Yapraklar sürgünler üzerinde oldukça aralıklı dizilmiştir.
Yaprak ayası ters yumurta veya eliptik biçimli, dip tarafı çarpıktır.
Yaprakların alt yüzü basık ve yıldız tüylüdür. Üst yüzü çıplak ve koyu yeşildir.
Kadeh çok belirgin ve yarımküre şeklindedir.
Endemik bir türdür.Kütahya, Konya, Afyon, Isparta, Eğirdir yörelerinde bulunur.
1300-1800 m yükseltilere kadar çıkabilir.
Datça hurması
Datça Hurması, Datça Yarımadasında batı-doğu yönünde uzanan sıradağların
kuzey ve güney aklanlarında olmak üzere, iki ayrı yörede bulunmaktadır.
Datça Hurması bu aklanda küme ve guruplar halinde veya tekil olarak da geniş
bir alanda yayılış yapmakta ve yayılış sahilden 300-350 m yükseltiye kadar ulaşabilmektedir.
Kuzeyi kapalı, sıcak, deniz etkisi altındaki vadi tabanlarının uygun kısımları ile
deniz kenarındaki kum ve çakıl üzerinde yer almaktadır.
yaklaşık 10 m boyunda olup Datça’da 10-15 m. boylara ulaşabilmektedir.
Sığla ağacı
25-40 m’ye kadar boylanan yaprak döken kalın dallı ve geniş tepeli bir ağaçtır.
İlk bakışta çınara benzer. Yaşlandıkça, kabuğu koyulaşır ve derin çatlaklı bir görünüm alır.
Çiçekler küçüktür. Çiçek kurulu 1-2 cm çapında olup küre şeklinde çok sayıda çiçek kümesini bulundurur.
Meyve 2-4 cm çapında çok sayıda kapsülden oluşur
Istranca meşesi:
25 m’ye kadar boylanabilen düzgün gövdeli dar tepeli bir meşe türüdür.
Gövde kabuğu düzenli aralıklarla çataklıdır. Yapraklar ters yumurta biçimindedir.
7-10 civarında yaprak damarı bulunur. Damarlar birbirine paraleldir.
Her iki yüzüde çıplaktır. Alt yüzünde basit ya da yıldız tüyler bulunur.
Meyve sapı 2-7 cm uzunluğundadır. Bir sapta 3-4 tane meyve bulunur.
Ihlamur
Boyları 20-30 m’ye kadar ulaşabilir. Büyüklüğü 5-10 cm arasında değişen
yaprakları genellikle yürek şeklinde ve çarpık, kenarları dişli ve uzun saplıdır.
Sarkık çiçek demetleri sarımsı bir renge ve karakteristik bir kokuya sahiptir.
Çok geç açan bu çiçekler (Haziran-Temmuz) kurutularak çay gibi içilir.
Kestane
Kuzey Anadolu ve Marmara Bölgesi’nde yayılış gösterir.
Türkiye’de doğal olarak yetişen tek kestane türü olan “Anadolu kestanesi” 30 m boya erişebilen, geniş
tepeli bir ağaçtır. Ülkemizde 25.278 hektar koru, 3.614 hektar baltalık kestane ormanı bulunmaktadır.
Gençken düzgün olan gövde kabukları yaşlandıkça çatlaklı bir görünüm alır.
Mızraksı yapraklarının kenarları kaba dişlidir.
Çiçekleri önemli bir bal kaynağı olan kestanenin meyvesi de ekonomik değere sahiptir.
Ladin
Kuzey yarıkürenin ılıman ve soğuk bölgelerinde yayılış gösteren ladinin
40 değişik türü ve bu türlere ait varyete ve formları vardır.
Uzaktan bakıldığında göknara benzese de piramide benzer tepesi ve sarkık dalları ile ondan ayırt edilebilir.
Boyu 40-50 m’ye kadar ulaşabilir. İğne yaprakları kısa, sivri uçlu ve kesitli dört köşedir.
Olgunlaşmış kozalağının pulları dağılmaz.
Ülkemizde Doğu Karadeniz dağlarının denize bakan yüksek kesimlerinde
saf ya da karışık ormanlar kuran türü Doğu ladinidir
(P. Orientalis, Y). Ülkemizde 146.300 hektar saf Ladin ormanı bulunmaktadır.
Kızılağaç
Trakya, Marmara çevresi, Batı Karadeniz ve
Doğu Karadeniz’de saf ve karışık olarak yayılış gösteren kızılağaç,
boyu 20 m’yi aşabilen, esmer kabuklu, seyrek dallı bir ağaçtır.
Daha çok serin bölgelerde ve nemli dere yataklarının bulunduğu yerlerde görülür.
ardıç
Sürüngen çalılardan büyük ağaçlara kadar çok çeşitli türleri olan ardıç,
hemen hemen bütün bölgelerimiz yüksek dağlık kesimlerinde doğal yayılış gösterir.
Göknar
40m’ye kadar boylanabilen göknarlar, kendine özgü formu,
gövde kabuğu iğne yaprakları ve hatta kokusu ile Çamgiller familyasının diğer türlerinden ayırt edilebilir.
Yapraklarının alt yüzeyinde beyaz çiz
Ülkemizde 213.652 hektar saf göknar ormanı bulunmaktadır.
Karaçam
Bütün kıyı bölgelerimizin dağlık kesimlerinde saf ya da karışık ormanlar kurar, hatta stebe kadar sokulur.
Ülkemizde 2.527.685 hektar saf karaçam ormanı bulunmaktadır.
Gövdesinin ve dallarının kalınlığı, gri ve derin çatlaklı kabuğu, iğne yapraklarının
koyu yeşil rengi ile diğer çam türlerinden ayrılır.30-35 m’ye kadar boylanabilir.
Orkide :

Badem:
Ülkemizde endemik badem ağaçları bulunmakta olup, bunlar Elazığ, Hakkari, Mersin, Maraş ve Van'da yetişmektedirler.
Tere:
Salatalarda kullanılan terenin ülkemizde birkaç endemik çeşidi olup, bu türler ülkemizin Adana, Bitlis, Hakkari, Kastamonu, Konya, Maraş, Niğde ve Van illerinin endemik bitkilerindendir.

Kuşkonmaz:
Önemli bir besin maddesi olan kuşkonmaz sebzesinin ise 3 ilimizde endemik olarak bulunduğu bilinmektedir. Antalya'da Asparagus Lycicus (Likya kuşkonmazı), Konya ve Mersin'de Asparagus Coodei, Yine Konya'da Konya'nın antik dönemdeki ismiyle adlandırılan Asparagus Lycaonicus (Likonya veya Konya Kuşkonmazı)
Pancar:
Ülkemize endemik olan iki adet pancar bitkisi vardır ve isimleri bulundukları bölgelerle ilgilidir. Adanada Beta Adanensis (Adana pancarı) ve Çanakkalede Beta Trojana (Troya Pancarı).

Kiraz:
Ülkemiz kiraz çeşitleri açısından da endemik bitkilere sahiptir. Örneğin Amasya, Erzurum, Kayseri, Niğde ve Tokat illerinde Cerasus İncana, Erzincanda Cerasus Erzincanica (Erzincan kirazı), Sivas'ta Cerasus hippophaeoides türleri ülkemizin endemik kirazlarını oluşturmaktadırlar.

Nohut:
Antalya'da Cicer İsauricum, Mardinde Cicer reticulatum ülkemizin endemik nohutlarıdır.

Keten:
Dokumacılık ve yemek sektöründe yararlanılan keten bitkisinin endemik çeşitleri açısından ülkemiz oldukça zengindir. Birçok ilimizde bu bitkinin birkaç tane endemik olanı görülmektedir. Örneğin Adanada Linum Pseudanatolicum, Amasyada (4 adet endemik) Linum ..anatolicum (Anadolu keteni), Ankarada (3 tane), Antalya'da (3 tane) Linum Pamphlyicum (Pamfilya keteni), Denizli (3 adet ) örnekleri verilebilir.

Kekik:
Endemikkekik türleri açısından da ülkemiz çok zengindir. Örnek olarak; Adanada Origanum amanum (Amanos kekiği), Afyonda Origanum Sipyleum (Spil kekiği), Tuncelide Origanum munzurensis (Munzur kekiği) sayılabilir.

Madımak:
Kırsal kesim insanlarımızda önemli bir yiyecek maddesi olan, hatta türkülerde bile adı geçen madımak bitkisinin ülkemizde zengin endemik türleri olduğu görülmektedir. Örneğin Afyonda Polygonum Afyonicum (Afyon madımağı), Antalyada P. salebrosum, Kayseride Polygonum cappadocicum (Kapadokya madımağı), Muğlada P. Karacae, Samsunda Polygonum Samsunicum, (Samsun madımağı), Sivasda Polygonum Sivasicum (Sivas Madımağı) verilebilecek örneklerdir.
Armut:
Ülkemizin endemik armut çeşitleri açısından da zengin olduğu görülmektedir. Örneğin; Antalyada Pyrus boisseriana... crenulata, Bingölde Pyrus yaltirikii, Bitlis, Diyarbakır, Samsun ve Elazığda Pyrus Syriaca, Hakkaride Pyrus Hakkairica ve P. Solicifolia (Hakkari 3 adet armut çeşidi ile en zengin ilimiz), Uşak'ta Pyrus Anatolica örnekleri verilebilir.

Çavdar:
Ülkemizde bir tane endemik çavdar bitkisi vardır (Secale cereale ...ancestrale). Bu bitkimiz Ağrı, Bingöl, Gümüşhane, Kars, Kayseri, Mardin, Muş; Nevşehir, Tunceli ve Van illerinde doğal olarak yetişmektedir.
Çemen:
Çemenin zengin endemik türleri Anadoluda bulunmaktadır. Örneğin Ankara, Bilecik, Muğla ve Urfada trigonella Cretica, Antalyada Trigonella Lycica (Likya çemeni), Mersin'de Trigonella cilicica (Kilikya çemeni), Muğla ve Bursada T. Sirjaevii örnek gösterilebilir.

Üvez:
Türkiyenin tek endemik üvez çeşidi Rize ilinde bulunmaktadır: Sorbus caucasica var. yaltirikii. Ancak bu üvez türünün korunması gerekmekte olup yok olma tehlikesi altındadır.

Adaçayı:
Ülkemiz endemik adaçayı türleri açısından çok zengindir. Bir çok ilimizde birden fazla endemik adaçayı türleri bulunmaktadır. Örnek vermek gerekirse; Adanada Salvia cilicica (Kilikya adaçayı), Afyonda Salvia Pisidica (Pisidya adaçayı), Aydın ve İzmirde Salvia Smyrnaea (İzmir adaçayı), Malatyada Salvia... euphratica (Fırat adaçayı), Yozgatta Salvia Yosgadensis (Yozgat adaçayı) ilginç isimli adaçaylarıdır.
Safran:
Literatürdeki ismi Crocus(Çiğdem) olan safran bitkisi Safranbolu'da yetişmektedir. Safran, yöresel bir yemek olan Zerde Tatlısı ve pilavlarda kullanılmaktadır. Safranbolu ve çevresi de endemik Çiğdem çeşitleri açısından zengindir (Crocus Ancyrensis, Crocus Biflorus, Crocus Danfordae, Crocus Abantensis, Crocus Pastolazzae).

Turp:
icotia carnosula adlı turpgiller ailesine mensup endemik bir bitki Antalya ve Muğla'da yetişmekte, yöre insanı bu bitkiyi taze veya pişirerek yemektedir.
